Sorunlu üretim ve tüketim, çevresel, sosyal ve ekonomik sorunlara yol açan süreçleri ifade etmektedir. Bu süreçler; kaynak israfı, çevreye zararlı atıkların ortaya çıkması, yüksek düzeyde enerji tüketimi ve doğal ekosistemlerin tahribatı gibi olumsuz sonuçlar doğurmaktadır. Bu bağlamda, sürdürülebilirlik anlayışı; üretim ve tüketim süreçlerinin çevre dostu, adil ve verimli biçimde yeniden yapılandırılmasını amaçlamaktadır. Sürdürülebilir üretim, kaynakların etkin kullanımı, atıkların en aza indirilmesi ve yenilenebilir enerji kaynaklarının tercih edilmesi yoluyla sağlanabilir. Tüketim boyutunda ise bireylerin ve toplumların, daha az kaynak tüketecek şekilde alışkanlıklarını dönüştürmeleri ve çevre dostu ürünleri tercih etmeleri gerekmektedir. Sürdürülebilirlik perspektifinden bakıldığında, sorunlu üretim ve tüketim yalnızca çevresel değil, aynı zamanda toplumsal eşitsizlikleri de derinleştiren bir sorundur. Kaynakların sınırsız ve plansız kullanımı, özellikle düşük gelirli toplulukların yaşam kalitesini doğrudan olumsuz etkilemektedir. Bu nedenle, yalnızca üretim süreçlerinin değil, aynı zamanda tüketim alışkanlıklarının da sürdürülebilirlik ilkeleri doğrultusunda yeniden düzenlenmesi gerekmektedir. Temel ihtiyaçlar, insan yaşamının sürdürülmesi açısından zorunlu olup; beslenme, barınma ve giyim gibi alanları kapsamaktadır. Buna karşın, istekler çoğu zaman geçici hazlar veya toplumsal yönlendirmeler doğrultusunda şekillenmekte ve zorunluluk taşımamaktadır. Minimalist yaşam biçimi, kısa vadeli tasarruf düşüncesi, sadeleşme yaklaşımı bensimsenmesi gerekilen unsurlardandır.
Modern üretim sistemleri, yoğun doğal kaynak kullanımı ve yüksek düzeyde atık üretimiyle karakterize edilmektedir. Bu bağlamda, sorumlu üretim yaklaşımı, ürünlerin tüm yaşam döngüsü boyunca çevresel etkilerinin en aza indirilmesini amaçlamaktadır. Bu yaklaşım; geri dönüştürülmüş ve sürdürülebilir hammaddelerin kullanımını, enerji verimliliğini artırmayı, modüler ve uzun ömürlü tasarımların teşvik edilmesini, ürünlerin tamir edilebilirliğini ve geri dönüştürülebilirliğini esas alan ilkeleri kapsamaktadır. Geri dönüşüm, üretim süreçlerinde kullanılan malzemelerin yeniden ekonomiye kazandırılması yoluyla hem çevresel etkilerin azaltılmasına hem de doğal kaynakların korunmasına katkı sağlamaktadır. Ayrıca, geri dönüşüm sektörünün gelişimi; istihdam yaratılması, döngüsel ekonomi modeline geçişin hızlandırılması ve yerel kalkınmanın desteklenmesi açısından da stratejik önem taşımaktadır. Bununla birlikte, geri dönüşüm tek başına yeterli bir çözüm değildir; esas hedef, atığın oluşumunu kaynağında önlemektir. Tüketim alışkanlıkları, atık miktarını doğrudan etkileyen başlıca faktörlerden biridir. Aşırı ve bilinçsiz tüketim, yalnızca kaynakların hızla tükenmesine yol açmakla kalmaz, aynı zamanda büyük hacimlerde atığın oluşmasına neden olur. Atık azaltma yaklaşımı; ürünlerin daha az, daha verimli ve daha bilinçli şekilde tüketilmesini, ayrıca tekrar kullanım, paylaşım ve onarım gibi uygulamaların teşvik edilmesini içermektedir. Bu kapsamda, atık hiyerarşisi temel bir çerçeve sunar: atıkların önlenmesi öncelikli hedeftir; bunu sırasıyla yeniden kullanım, geri dönüşüm ve en son aşamada imha takip eder. Bu sıralama, atık yönetimi kararlarının çevresel etkisinin en düşük düzeyde tutulmasını sağlamaktadır. Gıda israfı, elektronik atıklar ve plastik kirliliği gibi güncel çevresel sorunlar, tüketim alışkanlıklarının sürdürülebilirlik ilkeleri doğrultusunda dönüştürülmesini zorunlu kılmaktadır. İsrafın önlenmesi, ürünlerin sorumlu biçimde satın alınması, yeniden değerlendirilmesi ve uygun biçimde geri dönüştürülmesi gibi uygulamalar, doğrudan tüketici davranışlarıyla ilişkilidir. Sorumlu üretim ve tüketimin yaygınlaştırılabilmesi için çok paydaşlı bir yaklaşım benimsenmesidir. Kamu politikaları, genişletilmiş üretici sorumluluğunu, atık azaltma hedeflerinin belirlenmesini, sürdürülebilir satın alma kriterlerinin uygulanmasını ve geri dönüşüm altyapısının geliştirilmesini içermelidir. Bununla birlikte, özel sektör aktörlerinin sürdürülebilirlik raporlaması yapmaları ve şeffaf üretim süreçlerini benimsemeleri teşvik edilmelidir. Kamu kurumları, üniversiteler ve yerel yönetimler, geri dönüşüm ve atık yönetimi uygulamalarında öncü roller üstlenmelidir. Bu kurumlar nezdinde sıfır atık programlarının hayata geçirilmesi, dijital dönüşüm yoluyla kâğıt kullanımının azaltılması, çevresel kriterlere uygun satın alma politikalarının benimsenmesi ve etkin atık ayrıştırma sistemlerinin kurulması, kurumsal sürdürülebilirlik sorumluluğunun bir parçası olarak değerlendirilmelidir.
Sürdürülebilir Kalkınma Amacı 12, mevcut üretim ve tüketim kalıplarının çevresel, ekonomik ve toplumsal boyutlarıyla dönüştürülmesini hedeflemektedir. Bu dönüşüm sürecinde enerji kullanımı kritik bir rol oynamaktadır. Fosil yakıt bazlı enerji üretimi, küresel sera gazı emisyonlarının en önemli kaynağı olup çevresel bozulmayı hızlandırmaktadır. Bu nedenle yenilenebilir enerji kaynaklarının yaygınlaştırılması ve enerji verimliliğinin artırılması, hem üretim hem de tüketim sistemlerinin sürdürülebilirliğinin sağlanması açısından büyük önem taşımaktadır.
Yenilenebilir enerji; güneş, rüzgar, hidroelektrik, biyokütle ve jeotermal gibi doğal ve kendini yenileyen kaynaklardan elde edilen enerjiyi ifade etmektedir. Bu enerji kaynakları, fosil yakıtlara kıyasla çok daha düşük çevresel etkiye sahip olup uzun vadede enerji güvenliği sağlamaktadır. Üretim süreçlerinde yenilenebilir enerji kullanımı, karbon ayak izinin azaltılmasına, hava ve su kirliliğinin önlenmesine katkıda bulunmakta ve enerji maliyetlerini uzun vadede düşürmektedir. Ayrıca, enerji sektöründe yeşil istihdamın artması, yerli üretimin desteklenmesi ve enerji bağımsızlığının güçlendirilmesi açısından da önemli avantajlar sunmaktadır. Kurumsal düzeyde bu geçiş, sorumlu üretimin vazgeçilmez unsurlarından biri olarak değerlendirilmektedir.
Enerji verimliliği, aynı hizmet veya ürünün daha az enerji kullanılarak sağlanabilmesi anlamına gelmektedir. Bu durum sadece enerji maliyetlerini azaltmakla kalmayıp çevresel etkilerin azaltılmasına da katkıda bulunmaktadır. Verimli aydınlatma sistemleri, iyi yalıtımlı yapılar, yüksek enerji sınıfına sahip cihazlar ve akıllı enerji yönetim sistemleri, enerji israfını önlemeye yönelik başlıca uygulamalardır. Tüketici davranışları ise enerji talebinin şekillenmesinde belirleyici bir role sahiptir. Gereksiz aydınlatmanın kullanılması, yüksek enerji tüketen cihazların yaygınlığı, yetersiz yalıtımlı yaşam alanları ve plansız enerji kullanımı, bireysel düzeyde önemli enerji kayıplarına neden olmaktadır. Bu sebeple, enerji verimliliği yalnızca teknolojik yenilikleri değil, aynı zamanda kültürel ve davranışsal dönüşümleri de gerektirmektedir.
Enerji üretimi ve tüketimi, sadece enerji sektörünü değil; tarım, sanayi, ulaşım ve hane halkı gibi tüm sektörlerin sürdürülebilirliğini doğrudan etkilemektedir. Bu nedenle, Sürdürülebilir Kalkınma Amacı 12 kapsamında yenilenebilir enerjiye geçiş ve enerji verimliliğinin artırılması, üretici ve tüketici sorumluluğunu kapsayan bütüncül bir yaklaşımla ele alınmalıdır. İşletmeler açısından enerji verimliliği, sürdürülebilir üretim stratejilerinin temel bileşenlerinden biridir. ISO 50001 gibi enerji yönetim sistemleri, işletmelerin enerji performansını sürekli olarak izleyip iyileştirmelerine olanak sağlamaktadır. Kamu kurumları ve akademik kuruluşlar da enerji tüketimini azaltmak ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmek suretiyle bu dönüşüm sürecine liderlik edebilirler.
Yerel ürünler, üretildikleri coğrafi bölgeye özgü kaynaklar kullanılarak ve kısa tedarik zincirleri aracılığıyla tüketiciye ulaştırılan ürünlerdir. Bu ürünlerin tercih edilmesi, nakliye kaynaklı karbon emisyonlarının azaltılmasına, yerel ekonomilerin güçlendirilmesine ve üreticilerin desteklenmesine katkı sağlamaktadır. Ayrıca, yerel tarım ve üretim faaliyetleri doğal ekosistemlerle uyumlu yöntemlerle gerçekleştirildiğinde biyolojik çeşitliliğin korunması ve toprak sağlığının iyileştirilmesi açısından önemli faydalar sunmaktadır. Kısa tedarik zincirleri sayesinde ürünler, tüketiciye daha taze ve daha az işlenmiş biçimde ulaştığından, gıda israfının azaltılması ve sağlıklı beslenmenin desteklenmesi mümkün olmaktadır.
Sürdürülebilir ürünler, üretiminden kullanımına kadar çevresel etkilerin minimize edilmesini, kaynak verimliliğinin artırılmasını ve sosyal sorumluluk ilkelerine uygun üretim süreçlerini temel alan ürünlerdir. Bu tür ürünler; organik tarım, ekolojik sertifikasyonlar ve adil ticaret uygulamaları gibi kriterlerle tanımlanmaktadır. Sürdürülebilir ürün tercihleri, doğal kaynakların korunması, enerji ve su tasarrufu sağlanması, kimyasal maddelerin kullanımının azaltılması ve sosyal adaletin desteklenmesi gibi çok boyutlu kazanımlar sunmaktadır. Ayrıca, üreticilerin adil ücret alması ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi yönünde de olumlu etkiler yaratmaktadır.
Yerel ve sürdürülebilir ürün tercihleri, Sürdürülebilir Kalkınma Amacı 12 kapsamındaki sorumlu üretim ve tüketim hedeflerinin gerçekleştirilmesinde somut ve etkili bir araç olarak değerlendirilmektedir. Üreticiler, çevre dostu üretim tekniklerini uygularken; tüketiciler bilinçli tercihleriyle bu üretimi talep etmektedir. Bu karşılıklı etkileşim, ekonomik ve çevresel sürdürülebilirliğin sağlanmasına önemli ölçüde katkı sağlamaktadır. Kurumsal düzeyde, satın alma politikalarında yerel ve sürdürülebilir ürünlere öncelik verilmesi, sürdürülebilir tedarik zinciri yönetiminin temel bir gerekliliğidir. Kamu kurumları ve eğitim kuruluşları ise örnek uygulamalar yoluyla bu bilinci yaygınlaştırma sorumluluğunu üstlenebilirler.
Controlling energy demand in mobile computing systems
Mobil cihazların enerji talebini yönetme sorununa bir giriş sağlar. Öncelikle pille çalışan cihazların ömrünü uzatma hedefiyle enerji tüketimini azaltmak, mobil bilgi işlem ve kablosuz iletişimde temel bir zorluk olarak ortaya çıkmıştır. Bu dersin odak noktası, yazılım tekniklerinin sorunu çözmek için yalnızca düşük güç devrelerindeki gelişmelere veya pil teknolojisindeki yavaş gelişmelere güvenmek yerine, son teknoloji mimari özelliklerden yararlandığı bir sistem yaklaşımıdır. Neyse ki, bir mobil sistemin daha yüksek seviyelerinde enerji talebini yönetme konusunda yenilik yapmak için birçok fırsat vardır. Giderek artan bir şekilde, cihaz bileşenleri, yazılımın sistemin enerji tüketimini doğrudan etkilemesini sağlayan düşük güç modları sunar. Zorluk, bu yetenekleri etkili bir şekilde kullanmak için kaynak yönetimi politikaları tasarlamaktır. Ders, temel enerji terminolojisi ve yaygın olarak kabul görmüş ölçümler, bir cihaz tarafından gücün nasıl tüketildiğine ilişkin sistem modelleri ve deneysel değerlendirme için mevcut ölçüm yöntemleri ve araçları dahil olmak üzere gerekli temelleri sağlayarak başlar.
The economy's influence on environmental sustainability and energy including the top facilities
Bu kitap, ekonominin çevresel sürdürülebilirlik ve enerji sistemleri üzerindeki etkisini incelemektedir. Özellikle aşağıdaki konulara odaklanır: Ekonomik Faaliyetler ve Çevre İlişkisi: Sanayi, tarım, ulaşım gibi ekonomik sektörlerin çevre üzerindeki olumlu ve olumsuz etkileri analiz edilir. Enerji Politikaları ve Ekonomi: Fosil yakıtlar, yenilenebilir enerji kaynakları ve enerji verimliliği gibi konular ekonomik perspektifle ele alınır. Sürdürülebilir Kalkınma: Ekonomik büyümenin çevreye zarar vermeden nasıl sürdürülebileceği tartışılır. Öne Çıkan Tesisler ve Uygulamalar: Dünyada çevresel sürdürülebilirlik ve enerji yönetimi alanında başarılı olmuş önemli tesisler ve iyi uygulama örnekleri tanıtılır (örneğin yeşil enerji tesisleri, sıfır atık fabrikaları, sürdürülebilir şehir projeleri).
Energy-efficient scheduling under delay constraints for wireless networks
Paket gecikmesi ve enerji tüketimi, bu ölçümler uygulamanın hizmet kalitesini ve ağın kaynak tüketimini doğrudan etkilediğinden, kablosuz ve sensör ağlarında önemli hususlardır; özellikle, paket gecikmelerine katı kısıtlamalar getiren hızla büyüyen bir gerçek zamanlı uygulama sınıfı için. Dinamik hız kontrolü, kablosuz cihazların iletim hızını, neredeyse gerçek zamanlı olarak, zamanla değişen kanal koşullarının yanı sıra değişen trafik modellerinden fırsatçı bir şekilde yararlanmak için uyarlamak için yeni bir tekniktir. Güç tüketimi hızın doğrusal bir fonksiyonu olmadığından ve kanal koşullarına göre önemli ölçüde değiştiğinden, hızı uyarlamanın enerji tüketimini en aza indirmede önemli faydaları vardır.
Consuming space : placing consumption in perspective
Mekân, yer ve tüketim arasındaki ilişkinin incelenmesi, çağdaş toplumları inşa eden en güçlü güçlerden bazılarına dair önemli içgörüler sunar. Mekân ve yer tüketim yoluyla yapılır ve yeniden yapılır. Peki tüketim kültürleri mekânı nasıl keşfeder ve yeri nasıl inşa eder? Bu kitap, tüketimi mekânsal, giderek küreselleşen ancak yoğun bir şekilde yerelleştirilmiş bir etkinlik olarak kavramsallaştırmanın çıkarımlarını inceleyerek bu soruları ele alıyor.
Assembling Consumption
Assemble Consumption, nitel işletme araştırmalarının kurumsallaşmasında kesin bir adımdır. Felsefe, sosyoloji ve antropoloji merceklerinden pazarları, pazarlamayı ve tüketimi inceleyen önde gelen akademisyenleri ve eğitimcileri bir araya getirerek, bu kitap, montaj teorisi, aktör-ağ teorisi ve temsili olmayan teori tarafından sunulan araştırma araçlarını açıklığa kavuşturur ve uygular. Bu ortaya çıkan çerçevelerin ampirik uygulamalarının yanı sıra net teorik açıklama ve metodolojik yenilik, okuyuculara tüketici kültürü ve piyasa toplumları hakkında yeni ve ferahlatıcı bakış açıları sunacaktır. Bu, hem deneyimli akademisyenler hem de pazarlar, ekonomiler ve toplumsal tüketim biçimleri konusunda ileri düzey öğrenciler için olmazsa olmaz bir okumadır.
1 | Asya-tipi üretim tarzı : kavram uygulama örnekleri ve Türkiye | Katalog kaydına gidiniz. |
2 | Üretim, düzenleme, isyan : Osmanlı İmparatorluğu'nda toprak meselesi, arazi hukuku ve köylülük | Katalog kaydına gidiniz. |
3 | Pisidia ve yakın çevresinde üretim, ticaret ve ekonomi : uluslararası sempozyum bildirileri : pisidi | Katalog kaydına gidiniz. |
4 | Üretim otomasyonu : metal kesme mekaniği, takım tezgahları titreşimleri ve bilgisayarlı sayısal dene | Katalog kaydına gidiniz. |
5 | Üretim ve harcama yöntemi ile gayri safi yurtiçi hasıla tahminleri : kavram, yöntem ve kaynaklar | Katalog kaydına gidiniz. |
6 | Ekonominin dışa açıklık derecesi ve üretim/enflasyon ödünleme ilişkisi : teori ve Türkiye için bir u | Katalog kaydına gidiniz. |
7 | XI. üretim araştırmaları sempozyumu : "toplumsal kalkınmada üretimin artan rolü" : bildiriler, 23-24 | Katalog kaydına gidiniz. |
8 | Sanayide daha etkili bir çevre yönetimi için temiz üretim : Metal kaplama sektörü | Katalog kaydına gidiniz. |
9 | Uluslararası üretim zincirlerinde dönüşüm ve Türkiye'nin konumu | Katalog kaydına gidiniz. |
10 | Türkiye bir çok sektörde üretim üssü olacak | Katalog kaydına gidiniz. |
11 | Türkiye'nin üretim ve dış ticaret yapısında dönüşüm : küresel yönelimler ve yansımalar | Katalog kaydına gidiniz. |
12 | Türkiye ekonomisi potansiyel çıktı tahmininde üretim fonksiyonu yaklaşımı ve mevcut istatistiki yakl | Katalog kaydına gidiniz. |
13 | Üretim ithalata teslim | Katalog kaydına gidiniz. |
14 | Optik ve oftalmik camların dizayn ve üretim teknolojisi | Katalog kaydına gidiniz. |
15 | Türkiye'nin üretim ve dış ticaret yapısında dönüşüm : küresel yönelimler ve yansımalar | Katalog kaydına gidiniz. |
16 | Üretim organizasyonu ve yönetimi | Katalog kaydına gidiniz. |
17 | Teorik ve uygulamalı üretim ekonomisi | Katalog kaydına gidiniz. |
18 | V. Ulusal Üretim Araştırmaları Sempozyumu : "düşünceden uygulamaya değer yaratma" : bildiriler, 25-2 | Katalog kaydına gidiniz. |
19 | Avrupa Birliği'ne uyum açısından Türkiye'nin şeker üretim ve ticaret politikaları | Katalog kaydına gidiniz. |
20 | Türkiye'nin üretim yapısı : girdi-çıktı modeli ile temel bulgular | Katalog kaydına gidiniz. |
21 | Üretim ortamları, maliyet yönetim sistemleri ilişkisi ve : stratejik maliyet yönetimi | Katalog kaydına gidiniz. |
22 | Güçlü ve büyük Türk ekonomisi için üretim ve istihdam politikaları araştırma yarışması. | Katalog kaydına gidiniz. |
23 | Tam zamanında üretim | Katalog kaydına gidiniz. |
24 | Sanayi işletmelerinde genel üretim maliyetlerinin denetimi ve bir uygulama : doktora tezi | Katalog kaydına gidiniz. |
25 | Yeni teknolojiler ve üretim sistemlerindeki değişimin emek ve istihdam üzerindeki etkileri (teori ve | Katalog kaydına gidiniz. |
26 | Yeni üretim süreçleri ve kadın emeği : dış pazarlara açılan konfeksiyon sanayiinde yeni üretim süre | Katalog kaydına gidiniz. |
27 | Üniversite-sanayi işbirliği bilim-teknoloji-üretim üçgeninde üniversitelerimizin rolü : 28 Mart 1998 | Katalog kaydına gidiniz. |
28 | Üretim planlaması : yöntem ve uygulamaları | Katalog kaydına gidiniz. |
29 | Esnek üretim esnek otomasyon sistem ve teknolojileri. | Katalog kaydına gidiniz. |
30 | Uluslararası petrol arama ve üretim yatırımlarının yapısı ve finansal yönden incelenmesi | Katalog kaydına gidiniz. |
31 | İmalat sanayii ve alt kollarında verimlilik, üretim, istihdam göstergeleri = Productivity, productio | Katalog kaydına gidiniz. |
32 | Esnek üretimde işçiler ve sendikalar (post-fordizm'de üretim esnekleşirken işçiye neler oluyor?) | Katalog kaydına gidiniz. |
33 | Tarımsal üretim potansiyelinin değerlendirilmesi ve tüketim kalıplarında beklenen gelişmeler hayvanc | Katalog kaydına gidiniz. |
34 | Türkiye'de imalatçı firmaların yeni üretim teknolojilerini kabul ve uyum düzeyi /: | Katalog kaydına gidiniz. |
35 | İmalat sanayii ve alt kollarında verimlilik, üretim, istihdam göstergeleri = Productivity, productio | Katalog kaydına gidiniz. |
Üretim / Manufacture or Production
Tüketim / Consumption
Ölçülü üretim ve tüketim / Moderate production and consumption
Ahlaki üretim ve tüketim / Moral production and consumption
Birikim / Accumulation
Sürdürülebilir tüketim ve üretim / Sustainable consumption and production
Atık yönetimi ve azaltma / Waste management and reduction
Yeşil tedarik zincirleri / Green supply chains
Eko-etiketleme ve sürdürülebilir ürünler / Eco-labeling and sustainable products
Sorumlu iş uygulamaları / Responsible business practices
Tüketici davranışı ve sürdürülebilirlik / Consumer behavior and sustainability
Koç University Suna Kıraç Library
Rumelifeneri Yolu, 34450, Sarıyer-İstanbul
T:+90-212 338 13 17 F:+90-212 338 13 21
libinformation@ku.edu.tr